Bu yazı 18 Temmuz’da yazıldı. Ama bir gün önce, yani salı günü Avrupa’nın liderleriyle Japonya aralarında bir ekonomik ortaklık anlaşması yapmış ve ilan da etmişlerdi.
Bu anlaşma Japonya ve de Avrupa Birliği arasında bütün ticaret vergilerini ortadan kaldırdı. Avrupa ve Japonya arasındaki görüşmeler yıllarca sürmüştü. Sonunda ABD Başkanı Donald Trump’ın her iki tarafı da zorlaması, her iki ülkenin yani Japonya ve AB’nin anlaşması sonrası, ABD’nin giderek anlaşma dışı bırakılmasıyla sonuçlandı. Aslında Japonya ile AB arasındaki anlaşma aralıkta tamamlanmıştı ve Avrupa’nın çiftlik ürünü gıda ihracatı ve vergiler, Amerikan çiftlik kurumlarının Japonya’daki ürün satışlarını tamamen ortadan kaldırarak, Avrupa ürünü gıda ihracatını ise, yüzde 180’e çıkaracak.
Bu arada en büyük etki Bay Trump’ın kalbinde en çok önem verdiği imalat sanayiinde gündeme geldi. Vergiler ortadan kaldırıldığı gibi standardlar da harmonize edilecek ve de vergi dışı engeller de kaldırılacak. ABD, ithal malı ham maddedeki vergileri artırırken, imalat sanayii kaynağı özelliğini kaybedecek, arz zincirleri Amerikan arzını ortadan kaldıracak.
AB’nin projelerine göre Japonya’ya kimyasal varlıklar ihracatı da yüzde 22 artacak, mekanik mühendislik ürünleri ise, Deutsche Welle’nin hesaplarına göre, yüzde 16 artacak. AB şirketleri Japonya ile devlet düzeyi anlaşmalarını daha da fazla artıracaklar: ABD bu tür anlaşmayı uzun süredir elde etmeyi talep etmekteydi ama şimdi işler değişiyor.
Diğer taraftan Japon arabalarına Avrupa vergileri yüzde 10 düzeyinden sıfıra inecek. Böylece Amerikan arabaları Avrupa’da daha fazla rekabetle karşı karşıya kalacak.
Çin ise Japonya ve de Avrupa Birliği ile daha yakın ekonomik anlaşmalar peşinde, çünkü ABD ile artan çekişmeyi azaltmak istiyor. Böylece Beijing Amerikan şirketlerine piyasasını açmayacak, ve Trump’ın vergileri rakiplerine iyilik yapmış olacak.
Bay Trump, Amerika’nın büyük şirketleriyle de kavga etmeye başlamış bulunuyor. Avrupa Birliği ve de Japonya anlaşmasının sonucu, kendi aralarında ticarette ucuzluk yapmak olmakta.
Sonuçta global çapta bakıldığında diğer şirketler serbest ticarette işbirliğinden faydalanırken, Amerikan şirketleri ve de tüketicileri ziyan edecek!
AKŞAM