2,5 milyona yakın üniversite adayının beklediği YKS sonuçları açıklandı. Sonuçların açıklanmasıyla birlikte hem adaylar hem de üniversiteler büyük şaşkınlık yaşarken, geçen yıla oranla tercih yapabilecek öğrenci sayısında ise büyük bir azalma görüldü. Mağduriyetin giderilmesi gerektiğini söyleyen BM Danışma Kurulu Üyesi Enver Yücel, pandemi koşullarının hala devam ettiğini ve geçen yıl olduğu gibi baraj puanlarının düşürülerek öğrencilere tercih hakkı verilmesi gerektiği söyledi.
ÖSYM’nin paylaştığı bilgiye göre; bu yıl TYT’ye yaklaşık 2,6 milyon; AYT’ye 1,8 milyon; YDT’ye de 130 bin aday katıldı. Üniversitelerde ise 1 milyon 38 bin boş kontejan bulunuyor. Ancak barajı aşıp tercih yapabilecek puana sahip aday sayısı geçen yıla oranla oldukça düşük. Diğer yandan Türkiye COVİD-19 salgını ile hala ciddi bir mücadele veriyor. Geçen yıl pandemi nedeniyle 170’e düşürülen baraj puanı ise bu yıl tekrar 180’e yükseltildi.
Geçen yıl alınan önlemlere devam etmeliyiz
Son 3 yılda YÖK’ün aldığı önlemler ile ciddi şekilde üniversite kontenjanlarının maksimum oranda kullandığının altını çizen Yücel şunları söyledi, “Bununla boşluklar azaltılmış daha fazla önlem alınmaya çalışılmıştı. Hatta geçen sene pandemiden dolayı da öğrencilerin maduriyeti giderilmek amacıyla baraj 170’e düşürülmüş, sınav 30 dk uzatılmış, matematik konuları ise kolaylaştırılmıştı. Geçen sene pandemi dolayısıyla öğrencilere bu kolaylaştırma yapılarak pandemide yaşanılan olumsuzlukların giderilmesi sağlanmaya çalışılmıştı. Bu sene baraj tekrar 180’e yükseltildi, sınavdaki ek süre kaldırıldı, müfredat tamamlandı ve çocuklar hiç okula gitmedikleri halde aslında tarihin en zor sınavı ile karşı karşıya kaldılar. Bunun sonucunda, bugün maalesef 1 milyona yakın öğrenci tercih yapamaz durumda. Oysa bu öğrenciler geçen yıl bu sınava girmiş olsalardı, geçen seneki koşullarda 600-700 bin öğrenci tercih yapacak durumda olacaktı.
Baraj Puanı Yeniden 170’e düşürülmeli
YKS’nin başarı değil sıralama sınavı olduğunu ve bu sınavda başarının ölçülmediğini belirten Yücel, Üniversitelerin tam kapasiteyle eğitim verebilmesi ve açıkta kalan öğrencilerin mağduriyetlerinin azaltılabilmesi gerektiğini savunan Enver Yücel, “Gençlere bu şansı vermek adına barajın tekrar 170’e alınması, pandemiden doğan bu dezavantajın az da olsa giderilmesi, gençlerin üniversite tercih hakkı verilmesi ve yeniden bunun hesaplanıp gençlerin maduriyetinin azaltılması gerekiyor. Aksi halde gençlerimiz hayatından 1 yıl daha kaybedebilir. Başka bir iş bulup çalışmak zorunda kalabilir ya da onları eğitime küstürerek hayatta atıl duruma geçmelerine sebep olabiliriz. Diğer yandan boş kalan kontejanlar ile ülkemizdeki eğitim kaynaklarında büyük israf yaşayabiliriz” dedi.
Dünya üniversitelerini örnek almalıyız
Dünyadaki birçok üniversite pandemi koşulları göz önünde bulundurularak hareket edildiğinin ifade eden Yücel, “İkinci yılına yaklaşan pandemi sürecinde dünyadaki üniversitelere baktığımızda, hala pandemi koşullarını göz önünde tutarak öğrenci kabul ettiklerini görüyoruz. Ülkeler, gençlerin okula gidememesine göre şartlarını oluşturuyorlar. Oysa ki biz Türkiye’de üniversite olarak hiç bir esneklik yaratamıyoruz. Pandemiden dolayı mağdur olan bir öğrenciye bir avantaj sağlayamıyoruz. Sınav hazırlık sürecinden doğan aksaklıklaları giderecek hiçbir yardım da bulunamıyoruz” ifadelerini kullandı.