Temmuz ayının son gününde Euro Bölgesi’nin çeyreklik büyüme verileri ilan edildi ve de çeyreklik büyümelerin son iki yılda iyice yavaşladığı ve 2018 yılı ikinci çeyreğinde ise büyümenin iyice küçüldüğü ortaya çıktı.
2018 yılında ilk çeyrekteki büyümeyle ikinci çeyrek büyümesi karşılaştırıldığında sadece yüzde 0.3 büyüme farkı vardı. Bu 2016 yılından bu yana olandan daha yavaş bir büyümeydi. 2017 yılından bu yana para politikasını düzenleyenler, Merkez Bankası’nı kriz ortamında çözüm getirmesi için devreye sokmalıydılar. Son yılın ilk çeyreğinde büyüme zaten sadece yüzde 0.4 kadardı. Öte yandan Reuters bile büyümenin aslında yüzde 0.4’ten yüksek olacağı tahminini yapmıştı.
Eldeki büyüme verileri detaylı değil. Ama dünya çapında yavaşlama geldiğinden de şüphe ediliyor. 2017 yılı sonunda büyüme çeyrekleri, yüzde 0.7 ve sonraki çeyrekte de yüzde 0.4 olmuştu.
Commerzbank ekonomisti Christoph Well, elimizdeki veriler nedeniyle son iki çeyrekte Euro Bölgesi’nin önemli büyüme kaybı yaşadığını biliyoruz diyordu.
2018’de bölgede yüksek petrol fiyatları bu yıl şirketlere yük olmuştu. Ama esas endişeler, yani ABD ile dünyanın geri kalanları arasında ticaret fiyatı sorunları, şirketleri hırpalayacaktı ve de yatırım ve ihracat azalacaktı.
ABD Başkanı Donald Trump’la, Avrupa Komisyonu Başkanı Jean- Claude Juncker görüştükten sonra ise, risklerin bir miktar azaldığı düşünülmekte. Avrupa Merkez Bankası Başkanı Mario Draghi ise ticaretin geçtiğimiz yılda, eskisi kadar ekonomik destek yaratmadığını vurguluyordu. Büyüme ise spektaküler olmasa da gene de etkili olabilecekti.
Eurostat ilan ettiği son rakamlarda, haziran ayında, işsizliğin Aralık 2008’den bu yana en düşük yüzde olan 8.3 düzeyinde olduğunu söylüyordu.
Ekonomistler işlerin çok kötü olmadığını ve de Avrupa Merkez Bankası’nın yıl sonunda olabilecek 2.5 trilyon euro likidite arttırmasının gerekmediğini söylüyor. Yani Avrupa Merkez Bankası’nın normal yaklaşımını değiştirmesinin gerekmediğini vurguluyorlar. Bu durumda faiz hadlerinin Eylül 2019’a kadar artırılması pek gerekmiyor.
Sonuçta Avrupa Merkez Bankası, haziran ayında dedi ki, merkez bankası her ay aldığı bonoları 30 milyar eurodan 15 milyar euroya indirmeyecek gibi.