1989’da Budapeşte’nin Büyük Meydanı’nda 250 bin kadar Macar’a nutuk atan ve de milyonlarca vatandaş tarafından televizyondan izlenen 26 yaşındaki tanınmamış konuşmacı delikanlı Victor Orban, iki şey talep ediyordu: Serbest demokratik seçim ortamı ve de Sovyet güçlerinin ülkelerinden çekilmesi. Tam 28 yıl sonra, genç konuşmacı Orban bu sefer Macaristan’ın Başbakanı olarak konuşurken, kırlaşmış saçları ve büyümüş göbeğiyle, 28 yıl öncekinden çok farklı bir Orban olarak, çok farklı şeyler yapmaktaydı. İlk defa 1998-2002 arasında seçim kazanan Orban, üçüncü defa hükümet başkanı durumuna gelmişti.
AB’nin göçmen alma yaklaşımını Orban kabul etmiyordu, ülkenin bütün sınırları 2015’te jiletli tellerle çevrilerek göçmenlerin ülkeye girmesi tamamen engellenmişti. Orban genç ve demokrasi yaratan kişiden, şimdi on kadar eski komünist ülkeden destek alarak AB’nin Brüksel’de aldığı kararlara karşı çıkan, sınırsız davranan bir önder lider oluyordu.
Demokrasi şampiyonu, şimdi ‘illiberal demokrat’ olmuştu. Benzer dönüşüm Polonya’da da olmuştu. Orban zaman içinde Fidesz adlı partinin gerçek ana lideri olmuştu.
Orban, devletin kurumlarını kendisine yakın kimselerle doldurup, herkesi, mesela babasını zengin etmişti. 1963’te partinin başkanı olan, şimdi de yüzde 51 oy alan Orban, Macarisan’ı kendi keyfine göre yönetir hale gelmişti. Başlangıçta din karşıtı olan Orban sonra kiliseye de yanaşmaya başlamıştı.
Orban’ın Fidesz Partisi 1993’te Orban’ın bazı arkadaşlarıyla Orban’ın babasına bol kepçe para aktarmış ve bir resmi devlet maden şirketine el konularak devlete ait dolomite madeni el değiştirmişti. Ama durum da 1999’da bir dergide skandal olarak anlatılmıştı.
2002’de Orban’ın partisi seçimde sosyalist partiye karşı seçim kaybetmişti. 2008’de IMF’den yardım alan Macaristan’da, 2010’da Fidesz ve Orban yeniden siyasi güç kazanarak başa geçmişti. Bu sefer seçim kaybetmemek isteyen Orban, aile ve de dini ön plana çıkartarak seçim kazanabilmişti.
Orban ve de Polonyalı Kaczynski artık Brüksel’i, AB kanunların zayıflığı nedeniyle pek takmıyorlar ve diğer ülkelere de kötü örnek olmaktalar.
Daha detaylı Macaristan ve de Orban hikayesi, 27/28 Ocak tarihli Financial Times’ta iki kocaman sayfa olarak anlatılmakta!
AKŞAM