“DİNLEME VE OKUMA ÖĞRENMENİN EN GÜZEL YOLU”
Öncelikle İngilizcede dört beceri vardır. Bunlar konuşma, yazma, okuma ve dinlemedir. Bununla beraber kelime bilgisi ve dil bilgisi de vardır. Bunları günlük hayatınızın bir parçası yaptığınız zaman, ingilizceyi tamda o zaman etkili öğrenebilirsiniz. Bir öğrencinin derse girip çıkması asla yeterli değildir. Ders dışında da mümkün olduğunca dinleme ve okuma yapmaları gerekir. Öğrenci dinleme ve okuma yaptıkça yazmasını geliştirecektir. Kelime bilgisi ve dil bilgisini de böylelikle arttıracaktır. İstanbul’da yaşıyoruz. Öğrencilerin çoğu en fazla 2 saat günlerini yolda harcıyolar. Bu 2 saat içerisinde cep telefonlarımızdan dinleme yapabiliriz. Şimdi herşey teknoloji ile mümkün. Itslearning ve English Central başta olmak üzere üniversitemizin dijital platformlarından da yararlanmak lazım. Sadece derse girip çıkmaktan öte, günlük hayatın bir parçası olarak öğrencilerin okuma ve dinleme yapması gerekiyor.
“ULUSLARARASI ÖĞRENCİLER DİL PRATİĞİ YAPMAK İÇİN BİR ŞANS”
Hiçbir Hazırlık Okulu’nda şuanda 253 tane Uluslararası öğrenci yok. Bu da şu demektir. Bir Türk öğrenci çok rahat onlarla arkadaşlık kurup, pratik yapabiliyor. Bazen öğrencilerimi görüyorum Uluslararası öğrencilerle birlikte masa tenisi oynuyorlar. Bu çok güzel birşey. Yabancılarla pratik yapmak bu anlamda çok önemli. Bizim okulumuz bu açıdan çok önemli, bunun bünyesinden yararlanmak gerekiyor.
“ÖĞRENCİLER KENDİLERİNİ İNGİLİZCE İFADE EDİYOR”
Öğrencilerin çok başarılı olması o kadar da kolay değil aslında. Bizde her sene 2000’den fazla öğrenci oluyor. Öğrencilerimizin çoğu da Türk Eğitim Sistemi’nden geliyor. Türk Eğitim Sistemi’de İlkokul, ortaokul ve lise hep bir sınava hazırlayan eğitim sistemidir. Bu sınavlarda bilgiyi bulup işaretlemeni istiyorlar. 18 yıl boyunca hep bir sınava hazırlanıyorsun. 18 yaşına geldiğinde de Üniversite’de sana kendini ifade et diyorlar. Hatta Türkçe ile değil, İngilizce ile kendini ifade etmen isteniyor. 18 yaşından itibaren öğrenciden farklı birşey bekleniyor. Bunu yapmak çok kolay olmasa da değerlendirdiğiniz zaman bir yıl boyunca öğrencilerimizin başarısının 18 yaşında bu işe başladıkları için kolay bir süreçten geçmediklerini söyleyebilirim. Üniversiteli olmaya başlıyorlar. Üniversite’ye hazırlanıyorlar. Yine de tüm bunları değerlendirdiğimizde öğrencilerimin başarısını iyi bulduğumu söyleyebilirim.
“DAHA FAZLA TEKNOLOJİK İMKANLAR SAĞLAYACAĞIZ”
Teknolojiyi entegre konusunda daha çok çalışmayı planlıyoruz. Mesela önümüzdeki yıldan itibaren haftalık dersler dışında öğrencilerimize biz yüz yüze eğitimin yanında canlı dersler de sunacağız Itslearning platformu üzerinden. Yani sen neredeysen, bizim canlı derslerimize ulaşabileceksin. Burada şuanlık etütler ve konuşma kulübü var. Bunları da önümüzdeki yıl içerisinde canlı olarak öğrencilerimize sunacağız. Daha sonra bu dersler sistem içerisine kaydedildiğinden dolayı öğrencinin tekrar geri dönüp bu dersleri izlemesini sağlayabilecek bir imkan da olacak. Canlı olarak öğrencilerimize sadece Şişli’de 24 saat eğitimin yanında başka imkanlar da sağlayabilmek en öncelikli hedefimiz.
“ÇOK BAŞARILI BİR AKADEMİK KADROMUZ VAR”
Bir kaç önemli nokta var. Biz öğrenci profilimizi biliyoruz. Gençlerle ve onların sahip olduğu özelliklerle onlarla birlikte çalışmayı arzu eden motivasyonu yüksek öğretmen arkadaşlarla çalışıyoruz burada. En önemli noktamız ise sürekli gelişmek. Öğretmenlerimiz belirli sınavlara ve projelere tabi tutulurlar. Projeleri geçerler. Bazı sınavlar da Uluslararası Cambridge Üniversitesi tarafından sunulan sınavlardır. Dünya’da geçme oranı %35 olan bir sınavdır bu ve bizim çalışma arkadaşlarımız arasında bu sınavı başarıyla tamamlamış öğretmenlerimiz de mevcut. Bizim öğretmenlerimizden beklentimiz, öğrencilerimizle ilgilenmeleri ve onlara daha iyi bir İngilizce için yön vermeleri.
“YURTDIŞI FARK YARATMAK İÇİN BİR AVANTAJ”
Toronto, Washington DC ve Berlin’de hazırlık programlarımız var. Önümüzdeki yıl da Batum’da da bir hazırlık programımız olacak. Yurtdışı kampüsü öğrenciye kendi ayakları üstünde durmayı çok uluslu ve çok dilli bir ortamda öğretiyor. Bu kültürel etkileşim içerisinde ki öğrenci, Üniversite’ye adım attığı ilk günlerde kendini diğerlerine oranla birçok anlamda daha avantajlı hissediyor. Bizim hep önerimiz Bahçeşehir Üniversitesi’nde okuduğunuz süre içerisinde bir şekilde değişim programları veya yurtdışına açtığımız kampüsler sayesinde yurt dışında bulunmak bizim için en önemli uluslararasılık ve kültürlerarasılıktır. Bu da Üniversitemizde en önemli iki değerdir. Bu ikisine sahip olan öğrenciler daha sonraki yaşamlarında ciddi anlamda fark yaratabilirler.
“BAHÇEŞEHİR ÜNİVERSİTESİ (BAU) ARTIK GLOBAL OLDU”
Ben burada 2001 yılında göreve başladığımda Bahçeşehir semtindeydik. O zamandan bu yana bir Semt Üniversitesi’nden bir Dünya Üniversitesi’ne dönüştük. Bu süre içerisinde ki gelişimin Dünya’nın hiçbir yerinde örneği yoktur. Bu belki de 100 yıl gerektirecek birşeydir. Mütevelli Heyeti Başkanımız Enver Yücel hep şunu söyler: “Harvard olmak için biz 100 yıl, 200 yıl bekleyemeyiz.” Bu 15 yılda yurtdışındaki seçkin Üniversitelerden gelen akademisyenler bile bu dönüşümü büyük bir takdirle karşılıyor. “BAU GLOBAL” diyoruz artık ve İstanbul bu ağın bir parçası. 15 yılda Bahçeşehir Üniversitesi (BAU) bu kadar büyüyorsa bir 15 yıl daha düşünürsek iş yaşamında yükselme yapacağınız bir yaşa geldiğinizde Bahçeşehir Üniversitesi Diploması’nın öğrencilere katacağı değer çok daha büyük olacak.
“EN FAZLA KONUŞULAN İKİNCİ DİL İNGİLİZCE”
İngilizce’nin Dünya üzerinde ilk sırada olmasının sebebi, Dünya’da bu dili anadili olarak kullanan milletlerin dışında, bu dili bir o kadar da 2. dil olarak kullanan insanlar var. Bu sayı gittikçe artıyor. Bu yüzden İngilizce diğer dillerden farklı. Çince nüfuslarından dolayı Dünya’da en fazla konuşulan dildir belki evet ama 2.dil ve yabancı dil olarak kullanılan dil ise İngilizce’dir. Şuanda baktığımızda İngilizce’yi diplomasinin ve eğitimin ortak dili olarak görebiliriz. Buna örnek olarak okulumuzda ki Uluslararası öğrencilerle Türk öğrencilerin ortak dili İngilizce’dir. Erasmus programına gittiğiniz de yine ortak diliniz İngilizce olarak. Birçok komitelerde ve ekonomik zirvelerde siyasiler hep İngilizce konuşuyor. İşte İngilizce’yi ayıran en büyük özellikte budur. Birçok farklı kültürden insanlar biraraya geldiğinde kullanılan ortak dil her zaman İngilizce olur.
“DERSLERE HER ZAMAN İLGİ GÖSTERMEMİZ GEREKİYOR”
Öğrencilerin ders dışında gerekli sorumluluklarını yerine getirmesi gerekir. Burada A1 başlayan bir öğrenci 5.modülde C1’e hiç kalmadan gelmişse o öğrenci başarılı bir öğrencidir. Modüllerde kalmanın sebebi ise okul dışında derse pek fazla yeterli ilgiyi gösterememekten kaynaklanıyor. Ders içinde gösterdiğimiz ilgiyi ders dışında da sağlamalıyız. Bu bazı öğrencilerimizde eksik. Dönem sonu sınavlar yaklaşırken Tutorial ve Konuşma Kulübü etkinliklerine katılan öğrencilerimizin sayısı çok yüksek oluyor. Benim temennim öğrencilerin okulun en başından beri bu etkinliklere katılmaları yönünde.
“İNGİLİZCE ÖĞRENMEK İÇİN EN UYGUN ZAMAN”
İngilizce öğrenmeyi bırakırsan bu dile yarın, bir yıl sonra veya üç yıl sonra yine ihtiyacın olabilir. Öğrenciler bilmeliler ki İngilizce öğrenmekten şimdi vazgeçiyorlarsa, ileride bu dil tekrardan karşılarına çıkacak. Öğrencilerin burada tek sorumluluğu İngilizce öğrenmek olduğu için bunu başarılı bir şekilde tamamlamaları gerekiyor. İleride pekçok sorumlulukları olacak. Aile kuracaklar ve herhangi bir yerde işe başlayacaklar, geriye kalan kısa zamanlarını da İngilizce kurslarında harcayacaklar. Buna hiç gerek yok. Şuanda öğrenciler müsaitken ve vakitleri de varken Hazırlık Okulu’nda almış oldukları İngilizce eğitimini çok iyi değerlendirmelerini tavsiye ediyorum.
“ÖĞRENCİLERİMİZİN MEZUNİYETİNİ GÖRMEK EN BÜYÜK GURURUMUZ”
Biz burada sürekli öğrencilerle beraberiz. Öğrencilerin daha fazla ders çalışmalarını sağlayacak tüm imkanları onlara sağlıyoruz. Geçtiğimiz hafta mezuniyet törenindeydik 3000’in üzerinde öğrenci mezun ettik ve neredeyse salona sığmadık. Burada ki ilk mezuniyeti de hatırlıyorum öğrenci sayısı çok azdı. Bizim mesleğin en keyifli anlarından biri mezuniyet törenlerine katılmak. 5 yıl önce tüm tanıdığınız öğrencilerin orada mezuniyetini görmek mesleğimizin en keyifli ve en önemli boyutu.
RÖPORTAJ: FERHAT DEMİRKIYIK